Üsküplü Gıda Donuk Pastada Adından Söz Ettiriyor

Donuk pasta sektöründe Türkiye’deki ‘Butik pastacılığı endüstriyel formata uyarlayalım’ sloganıyla yola çıkan Üsküplü Gıda emin adımlarla yoluna devam ediyor. On yıldır faaliyette olan Üsküplü Gıda’yı devraldıklarını, sıcak bir isim olduğu için değiştirmeden bu ismin altında markalaşmaya çalıştıklarını belirten Üsküplü Gıda Yöneticisi ve Gıda Mühendisi Nurver Mamıkoğlu ile sektörü ve yatırımlarını konuştuk.

 

“Donuk Pasta ve Geleneksek Sütlü Tatlılar Üretiyoruz”

İki yıl önce işletmeyi devraldıklarını belirten Üsküplü Gıda Yöneticisi ve Gıda Mühendisi Nurver Mamıkoğlu: “Ana konumuz donuk pasta ve geleneksek sütlü tatlılar imalatıdır. Devraldığımızdaki reçetelerimiz, çalışma arkadaşlarımız ve işletmenin teknolojisini revize ettikten sonra kendi üslubumuzla ve reçetelerimizle yola devam ettik. Satış yaptığımız noktalarımız genellikle Horeca grubu müşterileridir. Bunun yanında şehir dışında birçok bölgede bayilikler oluşturduk. Ayrıca son tüketici taleplerini daha iyi gözlemleyebilmek için Bornova’da perakende satış noktamızı açtık.

 

Yapılan Ar-Ge çalışmalarımızla pazarın ihtiyacına göre ürün geliştirip, genç, dinamik, donanımlı ve tecrübeli ekibimizle, ürettiğimiz eşsiz lezzetleri HORECA (Hotel-Restaurant-Cafe) grubu müşterilerimize sunuyoruz. Ürünlerimizde en kaliteli hammaddeleri kullanarak, soğuk zincir kırılmadan tüm Türkiye‘ye dağıtımını yapıyoruz.  Üsküplü Gıda olarak bölgesel ve mevsimsel ürün yelpazesindeki değişiklikleri göz önünde bulundurarak sürekli yeniliklerle müşteri portföyümüzün memnuniyetini üst seviyelere çıkarmak için çaba sarf etmekteyiz.”dedi.

 

“Ürün Gamımız Oldukça Geniş”

Ürün gamımız oldukça geniş. 36 çeşit pastamız ile müşterilerimize hizmet sunmaktayız diyen Nurver Mamıkoğlu: “Genelde mono pasta imal etmek istiyoruz. Bunun yanında bütün pastaları dilim halinde isteyen müşterilerimizde var. Onlara da ayrıca meyveli çikolatalı krokanlı gibi alternatifler sunuyoruz. Bu arada düğün pastaları ve düğün organizasyonu yapan firmalar ile işbirliği içindeyiz.  Bunun yanında İzmir Arena gibi yüksek organizasyon yapan yerler müşteri portföyümüz içindedir.

 

Ayrıca 6 çeşit cheesecake’imiz ve sektörde olmayan balkabaklı, lavantalı cheesecake’lerimiz ile damak lezzetleri sunuyoruz. Geleneksel sütlü tatlılar da üretiyoruz ve özelikle geleneksel diyoruz çünkü ürünlerimizi günlük taze üretip taze olarak naklediyoruz.  Çömlekte sütlaç, kazandibi, yeni ürünümüz cevizli kazandibi yada standart sütlü tatlılarımızdan profiterol, supangle, sakızlı muhallebi de bu ürünlerin arasındadır. Ayrıca kendi işkolumuzda olan restaurantımızda da bunları ikram ediyoruz. Catering hizmeti verdiğimiz noktalara da daha düşük ambalajlı sütlü tatlılarımızdan gönderiyoruz. Sevgililer günü, yılbaşı, kadınlar günü gibi özel günlerde özel pastalar imal ediyoruz. Hem kendi perakende noktamızda satıyoruz, hem de catering hizmeti verdiğimiz noktalara ikram ediyoruz.” şeklinde konuştu.

 

“Lezzet ve Kalitede Devamlılık Hassasiyetimiz”

Gelişmeye çok müsait bir kolda olduğumuz için kurumsal firmalar ile işbirliği içinde çalışma başlattıklarını söyleyen Mamıkoğlu: “Kapasitemizi genişletmek adına organize sanayilerde yeni bir yer araştırması içerisindeyiz. Üsküplü Gıda olarak müşterilerimize daima en iyi ürünleri sunuyoruz. Tüm ürünlerimiz de hammaddeden tüketiciye kadar oluşacak gıda güvenliği ve kalite risklerinin ortadan kaldırılması amacı ile ISO 9001, ISO 22000 Yönetim Sistemleri gerekliliklerine uygun olarak üretim faaliyetlerini gerçekleştiriyoruz.

Değişen pazar ve tüketici ihtiyaçları doğrultusunda, çalışanlarımız ile birlikte güvenilirliği ve verimliliği sürekli arttırıyoruz. Üsküplü Gıda, müşterilerinin, çalışanlarının ve tedarikçilerinin beklentilerini en üst düzeyde karşılamak suretiyle tüketici haklarına saygı gösteren, yasal mevzuata uyan, teknolojik gelişmeleri takip ederek maksimum verimlilikte gıda güvenliğine uygun üretim yapan bir firmadır. Firma olarak üretim süreci boyunca kaliteli ve hijyenik koşullarda üretim yaparak müşterilerimize üretim ve satış hizmetlerinde kalite, hız ve güven sunuyoruz” dedi.

 

“Cafe Salvador ile Fuarlara Katılıyoruz”

Üretimde yeni ürün ve stratejilerin belirlenmesinde başlıca bir unsur olan Ar-ge çalışmalarına çok büyük önem verdiklerini, dile getiren Nurver Mamıkoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Ar-ge merkezimizde yeni ürün geliştirme ve tasarımı ile mevcut ürünlerde iyileştirme çalışmaları yapıyoruz. Yapılan deneme üretimlerinin ardından piyasaya yeni ürünler kazandırıyoruz. Gelişen sektörel yenilikleri ve dış piyasayı izlemek açısından da gerekli olan bu çalışmalarımızın, sektörü ve firmamızı daha ileriye götüreceğine inanıyoruz.  Bunun yanında bizim kahve konumuzda olduğu için Cafe Salvador Mepol şirketimizle ortak fuarlara katılıyor ve tanıtımlar yapıyoruz. Kahve festivallerinde olmazsa olmaz firmalardan biriyiz. 3 yıldır izmir’deki geleneksel kahve festivallerine katılıyoruz. Dolayısıyla kahveyle organize planlar yapıp hem bayilikler hem de şehir dışı fuarlarda birlikte yer alıyoruz.

 

Gıda ile uğraştığımız için en çok dikkat ettiğimiz konu hijyen ve kalite. Hem tüketicilerimizi, hem bayilerimizi hem de satış noktalarındaki arkadaşlarımızı sıkıntıya sokmayacak bir üretim ağı oluşturduk. Hem tecrübeli gıda mühendisimiz var, hem de kalite kontrolden sorumlu arkadaşımız var. Kalite kontrolden sorumlu arkadaşımız üretimin her aşamasında yer alıyor. Tüketiciye giden her ürünümüzü barkotlu yöntemlerle takip ediyoruz. -18 ve -40 dolaplarımızın rutin bakımlarını yaptırıp içerideki hijyen ve sanitasyon kurallarına uyarak depolama alanları oluşturuyoruz. Gıda olması sebebiyle her daim rutin ilaçlamalarımız var. Tarım Orman Bakanlığı’na bağlı üretim yaptığımız için hem Tarım Orman Bakanlığı denetlemelerinden hem de ISO denetimlerinden yüzümüzün akıyla çıkıyoruz. Ayrıca işletmemizdeki arkadaşlarımız bu konuda tecrübeliler, eldivensiz bonesiz üretime girişlerimiz yasak. Oluşabilecek herhangi bir sorundan dolayı rutin analizlerimizi yaptırıyoruz. Her ay belirlediğimiz ürünlerimizi mikrobiyolojik analizlere gönderiyoruz.”

 

“Bayilikler Oluşturuyoruz”

Hedefimiz A plus noktalarda kendi markamızla yer almaktır diyen Nurver Mamıkoğlu: “Türkiye’de bayilikler oluşturmaya başladık. Şu ana kadar Van, Eskişehir, Denizli, Tekirdağ, Ankara, Adana’da bayilikler oluşturmuş durumdayız.  En son Horeca Fuarına bütün bayilerimizi davet ettik.  Ve bir bayi toplantısı da gerçekleştirdik. Hem onların önerilerini aldık hem de işletmemizi gezdirdik ve yeni ürünlerimizi sunduk. Yılda iki kere yeni ürünleri piyasaya sunuyoruz.  Dolayısıyla standardın dışında mevsimsel ürünlerle de müşterilerimizi memnun etmek istiyoruz. Çilek zamanı çilekli bir pastayı, kışın kestaneli bir pastayı sunmak bizimde hoşumuza gidiyor.

Bunun dışında Horeca grubunda otel müşterilerimiz var. Otellerde aşçılar bizden hazır pasta alarak işlerini kolaylaştırıyorlar. Bunun yanında restoran ve kafeteryalarda da hem sütlü tatlılar anlamında hastanelerde ve toplu tüketim olan üniversiteler kantinlerinde ve restoranlarda yer alıyoruz. Düğün sektörüne yönelik onların işlerini kolaylaştırmak adına gramajı ve maliyeti ürünlerde yapıyoruz. Geçen yıl 1 milyon adet düğün pastası imal ettik. Üç aylık bir düğün sezonunda sektöre ciddi hizmet ettik. Bu seneki hedefimiz bunu ikiye katlamaktır.” dedi.

 

“Geleceğin Sektörü; Dondurulmuş Gıda”

Geleceğin en büyük sektörü bence dondurulmuş gıda sektörü olacaktır diyen Mamıkoğlu: “Her ne kadar tüketicilerde böyle bir algı olmasa da geleceğin en büyük sektörü bence dondurulmuş gıda sektörü olacaktır. Paketli her ürünün ya da dondurulmuş her ürünün bir katkı içerdiği gibi bir algı var ülkemizde ama yurtdışına baktığımızda pek çok ürünü dondurulmuş görüyoruz. Dolayısıyla ben de bir gıda mühendisi olarak özellikle şeker miktarı yüksek ve dondurulmuş bir pastanın üretimini de bildiğimiz için gelecekte pek çok kişinin bu konuya yöneleceğini düşünüyorum. Hem her şeyi taze üretemeyeceğimiz için hem de organik ürünü daha fizibil kullanabildiğimiz için dondurulmuş gıdanın daha öne çıkacağını düşünüyorum. Zaten dondurulmuş ürünlerin -18 de bir yıl son kullanma tarihi var. Bu son kullanma tarihi olan ürünü +4 dolaba çıkarttığınızda 4 gün içerisinde tüketmeniz gerekiyor. Tüketmediğiniz taktirde bu ürünü imha etmeniz gerekiyor ki sağlıkla ilgili bir problem çıkmasın. -18den çıkardığımız bir ürünle maksimum 3 saatte yenilebilir bir ürün pozisyonuna geliyor. Dolayısıyla buraya üreyebilecek bir mikroorganizmayı ya da oluşabilecek bir bulaşmayı engellemiş oluyoruz Biz müşterilerimizi pastayı sadece pasta dolabında saklamasını söylüyoruz. Yanında meyve ya da değişik bulaşmayı sağlayacak bir ürünle aynı noktada bekletmeyin diye öneriyoruz. Hem tatlar karışmasın, hem bulaşma olmasın, hem de ürünün görselliğiyle ilgili bir sıkıntı yaşamayın. Bunları söylediğimizde ve müşterimiz uyguladığında hiçbir problem yaşamıyorlar” şeklinde konuştu.

 

“Hedefimiz Franchising Vermek”

Hedeflerimizden birisi de franchising vermek diyen Nurver Mamıkoğlu: “Bornova’daki noktamızı bir yıl önce franchising denemek maksatlı yaptık. Franchising verme hedeflerimiz arasında. Kendimize göre bir perakende noktası oluşturduk, gelen tekliflere de açığız. Franchising apayrı bir sektör. Ona ayrı bir çaba sarf etmek gerekiyor. Şuandaki önceliğimiz toplu tüketimi, bayilerimizi ve Horeca müşterilerimize iyi hizmet sunmak.

 

İhracat ile ilgili bir bağlantı yaptık ve onların kararıyla 2020’nin ilk çeyreğinden itibaren bir çalışma başlatacağız.  Her yörenin damak tadı farklı, Ege bölgesinde daha az şeker oranlı ürün tüketilirken, Van’daki müşterimiz daha çok tatlı, daha yoğun çikolata seviyor. Ve ona göre bizden ürün seçiyorlar” dedi.